BAKIM VE KOZMETİK etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
BAKIM VE KOZMETİK etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

23 Aralık 2013 Pazartesi

Göz Altı Morluklarından Nasıl Kurtulursunuz

Aynaya baktığımızda hiç görmek istemeyeceğimiz şeylerden birisi de maalesef göz altı morluklarıdır. Çoğunlukla yorgun olduğumuzda ve uykusuz kaldığımızda göz altımızda morluklar oluşur. Geçici olarak oluşan morluklardan dinlenerek kurtulabiliriz ancak bu morluklar göz altımızda kalıcı da olabilirler. Göz altı morlukları ile zamanında mücadele etmezsek bu morluklar yaş aldıkça daha yorgun ve yaşlı görünmemize neden olabilir.

Bizi yorgun, halsiz ve yaşlı gösteren göz altı morluklarının üç nedeni olduğunu belirten Dermatoloji Uzmanı Dr. Banu Serbes Kural, göz altı morluğuna neden olan faktörleri 

  • Göz altındaki derisindeki pigmentin artması,
  • Göz altı derisinin incelmesi,
  • İlerleyen yaş 
şeklinde sıralıyor.

Göz altı morluğuna neden olan etkenlerin oluşmasında kalıtsal geçişin önemli bir yeri vardır. Koyu tenli kişilerde genetik yapılı göz altı morluğuna daha sık rastlanır.

Allerjik bünyeli kişilerde de göz altı morluğuna rastlanabilir.

Yorgunluk, dengesiz beslenme, uykusuzluk, aşırı sigara ve alkol tüketimi de göz altında mor halkaların oluşmasına neden olur.

Göz altı morluklarından kurtulmak için bakım kremleri, göz çevresi kremleri kullanmak fayda sağlayabiliyor. 

Göz altı morluklarına pigment artışı neden olmuş ise renk açıcı kremler fayda sağlayabiliyor. A Vitamini ve meyve asitleri içeren kremler kullanmak daha etkili. Krem seçerken bu konuya dikkat etmekte yarar var.

Göz altı morluğu ödemden kaynaklı ise ödem sökücü ürünler kullanmanız göz altı morlukları karşısında istediğiniz sonucu almanıza yardımcı olabilir.

Göz altı morluklarına göz altı derisini incelmesi nedeniyle damarların genişlemesi neden oluyorsa o zaman morlukları kapatmak için kapatıcı kremler kullanmak faydalı olabilir.

Göz altımızda morluk oluşmaması için göz çevremize düzenli bir bakım uygulamamız gerekir. Kuru ve hassas bir cildimiz varsa cildimizi nemlendirecek doğru ürünleri kullanmamız gerekir. Düzenli nemlendirici kullanmak sorunu bir nebze olsun yok edecektir.

Aşırı güneşte kalmak da göz altı morluğuna neden olur. Bu nedenle hem uygun bir güneş koruyucu krem hem de gözlerimizi güneşin zararlı etkisinden korumak için güneş gözlüğü kullanmamız şart.

Göz altına aşırı yağlı kremler kullanmak ise ödem ve torbalanmaya neden olur. Bu nedenle aşırı yağlı krem kullanmak yerine su bazlı kremleri tercih etmek doğru olacaktır.

Göz altı morluklarından kurtulmak için doğru beslenme alışkanlığına sahip olmamız gerekiyor. Aşırı tuz tüketimi, hazır yiyeceklerle beslenmek (kola, cips gibi yoğun katkı maddesi bulunan yiyecekler), aşırı alkol tüketmek göz altında morluk ve torbalanmaya neden olur.

A, C ve E vitamini yönünden zengin besin maddelerini tüketmek cildin daha sağlıklı görünmesine katkı sağlar ve göz altı morlukları ile mücadeleyi destekler. Özellikle C vitamini cildin kollejen yapısını güçlendiren bir vitamindir, doğal yollarla (meyve ve sebze tüketerek) vücudun ihtiyacı kadar alınmalıdır. 

Taze sebze ve meyve tüketerek, düzenli olarak balık yiyerek, üzüm çekirdeği ekstresi tüketerek, alkol ve sigara gibi zararlı alışkanlıklardan kurtularak göz altı morluklarından da kurtulmak mümkün olmaktadır.



20 Aralık 2013 Cuma

BB Krem Ne İşe Yarar

BB krem diye birşey var duymayanınız var mı? Duymadım mı diyorsunuz, öyleyse bu yazıyı mutlaka okumalısınız. 

Biz kadınlar hayatımızı kolaylaştıran ürünleri daha kolay kabul eder ve daha kolay kullanırız. BB krem de hayatımızı kolaylaştıran kozmetik ürünlerinden birisi.

BB krem hem cildinizi nemlendiriyor hem de cildinizdeki lekeleri kapatarak deyim yerindeyse bebek gibi bir cilde sahip olmanızı sağlıyor.

BB Krem hem fondöten görevi görüyor hem de cildinizi nemlendirerek nemlendirici etki sağlıyor.

Cildinizdeki mevcut lekeleri yüksek kapatıcılık özelliği sayesinde görünmez yapıyor. Aniden işiniz çıktı ve kendinizi hazır hissetmiyor musunuz, sürün BB Kremi, cildinizın ışıl ışıl bir görünüme kavuştuğunu göreceksiniz.

Hayatı pratikleştiren BB Krem sayesinde cildinizdeki sivilce izlerinden, siyah lekelerden, siyah noktalardan, kızarıklıktan, renk farklılıklarından anında kurtulursunuz.

BB Krem her cilt tipine uygun bir üründür. Cilt renginiz koyu ise BB Kremin koyu rengini, cildiniz açık renkli ise açık rengini kullanmalısınız. 

Cillte farklı bir tabaka varmış hissi uyandırmayan, gayet doğal görünen BB Krem, bir fondöten değil. Aksine cildin nemlenmesine katkı sağlayan ve cilt kusurlarını kapatan bir krem.

BB Kremin bir diğer faydası da ciltteki ince çizgi ve kırışıkları kapatmasıdır. BB Krem kullanarak daha genç görünmeniz mümkün.

BB Kremin bir faydası da güneş koruyucu özelliğe sahip olması ve cildinizi güneş ışınlarından koruması.
Ben, Clinique BB Krem kullanıyorum ve herkese tavsiye ediyorum. Denedim, cilltte pürüzsüz bir görünüm sağlarken nemlenmesine de katkı sağlıyor. Tüm cilt tipleri için de uygun bir ürün olması önemli bir avantaj sağlıyor. Ürün üç renk tonuna sahip böylece kendi cildiniz için uygun olan BB Kremi seçme şansına sahip oluyorsunuz. 

18 Aralık 2013 Çarşamba

Güzellik Nedir

Güzellik, hoş olma halidir. Bayan, erkek, çocuk, resim, doğa, ev, kitap aklınıza gelen ne varsa size hoşluk duygusu yaşatıyorsa güzel demektir. Güzellik göreceli bir kavram mıdır? Evet, aslında güzellik görecelidir. Kimine çok hoş ve güzel görünen bir şey başka birisinde aynı etkiyi göstermeyebilir veya aynı şekilde heyecanlandırmayabilir. Bu nedenle birinin güzel dediği bir şey başka biri için güzel olmayabilir.



Güzellik kavramı daha çok kadınlar için kullanılsa da aslında beğendiğiniz bir yemek, ihtişamlı bir bina, kulağa hoş gelen bir melodi de güzellik kavramı ile değerlendirilir. Bazı düşünürler güzelliği ruhbilimsel bir yaklaşımla değerlendirerek ilahi aşkın eşyalar alemindeki ışıltısı olarak kabul ederken bazıları da gözle görülen güzelliğin bakana göre değil bakılana göre belirlendiğini kabul etmişlerdir. Bu düşünceye göre güzellik matematiksel oranlara bağlı, simetrisi olan bir görüntü demektir. 

Güzelliği matematiksel oranlara bağlı değerlendiren fikirlerde güzelliğin ölçüsü "altın oran" dır. Matematiksel güzellik anlayışında yüz güzelliğini değerlendirirken kabul edilen ölçüt "altın oran" olarak belirlenen ölçüye uyumluluk olmaktadır. Bugün birçok estetik merkezinde yapılan estetik ameliyatlardaki amaç, altın kurala uygun yüzler yaratmaktır. Kadınların daha fazla rağbet gösterdiği ameliyatlar aslında var olanı değiştirmek ve birbirine benzeyen yüzler yaratmaktan başka bir şey değildir. 



Son yıllada, var olan güzellik anlayışı o denli tek düze hale geldi ki, bu anlayışa göre herkesin hokka gibi burnu olmalı ya da gözleri aynı ifade ile bakmalı. Yapılan estetik ameliyatlar nedeniyle çevremizde birbirine benzeyen, aynı yüz ifadesi ile bakan bir ordu yaratıldı. Nereye baksanız ifadesiz bir şekilde gülümseyen insanlar görüyorsunuz. Bu durum güzellik kavramının yeniden tanımlanmasını gerekli kılıyor bence...

Güzellik aslında kendiniz olabilmektir. Kemerli bir burnunuz varsa onunla mutlu olabilmek, onunla güzel görünebilmektir. Aslında sizi siz yapan özelliğin kemerli burnunuz olduğunu kabul etmeniz gerekir. Sizi güzel yapan ya da diğerlerinden farklı kılan özgün özelliklerinizdir. Oysa, burun ameliyatı olduğunuzda diğerlerine benzemekten başka birşey yapmış olmayacaksınız. Kendinize ait farklı özelliğinizi yok ettiğinizde tüm hayatınız boyunca sizinle benzer olanlardan daha farklı ve güzel olduğunuzu ispatlamaya çalışacaksınız.  




Güzel görünmek estetikli olmak demek değildir. Ancak doğal olmak demek de bakımsız ve pasaklı görünmek değildir. Bu nedenle güzelleşmek için estetik olmadan, doğal olmak için pasaklı gezmekten kurtulmamız gerekiyor. Günlük cilt bakımımızı düzenli olarak yaparak, bol bol su içerek, cildimizi güneşin zararlı etkilerinden korumak için güneş koruyucu krem kullanarak, düzenli olarak cilt tipimize uygun bir nemlendirici sürerek, haftada en az bir kere cildimize peeling yaparak, düzenli olarak egzersiz yaparak güzelleşebiliriz. 

Belki çok klasik olacak ama "çirkin kadın yoktur, bakımsız kadın vardır" sözüne gerçekten inananlardanım. Gerçekten de kadınlar aslında çirkin değildir sadece bazı kadınlar bakımsızdır. Cildimize ve kendimize biraz zaman ayırdığımızda kendimizi daha güzel hissetmeye başlarız ve aslında güzel bir yüzümüz olduğumuzu farkederiz.  Böyle hissetmek istiyorsak  hala geç değil, güzel görünmek istiyorsak biraz egzersiz yapmalı ve kendimize biraz daha fazla özen göstermeliyiz. Hepsi bu kadar...

12 Aralık 2013 Perşembe

Topuk Çatlaklarında Vazelin Mucizesi

Topuk çatlağı birçok kadının korkulu rüyasıdır. Özellikle kuru bir cildi olan hanımların ayaklarında topuk çatlağı çok sık görülür. Bunun için pahalı kremler almak yerine vazelin kullanmak en mantıklısı. Benim de cildim kuru ve vazelin mucizesine inanıyorum. Ayak tabanımda meydana gelen çatlaklardan vazelin kullanarak kurtulabildim. Vazelin ayaklarımda bir mucize gerçekleştirdi, topuk çatlağından şikayetçi olan herkese ayaklarına hergün vazelin sürmelerini tavsiye ederim.

Biz kadınlar bakımına düşkün canlılarız. Ayaklarımızda ortaya çıkan, topuk çatlağı ve ayak derisinde kalınlaşma problemi bizi en çok rahatsız eden sorunların başında gelir. Ayaklarımızın güzel görünmesini isteriz ve bunun için gerekirse pahalı ayak kremi almaktan hiç çekinmeyiz. Vazelin ise topuk çatlağı ve ayak tabanında ortaya çıkan deri kalınlaşması problemi için hem etkili hem de ucuz bir çözüm yolu. 

Bakımlı olmak tepeden tırnağa bir bakım demektir. Ayaklar göz önünden uzak olsada en çok bakıma ihtiyacı olan uzuvlarımızdan birisidir. İşte güzel bir ayak için yapmanız gerekenler:

Çatlayan topuklarla mücadele etmek için her şeyden önce ayak derinizi düzenli olarak ponza taşı ile ovmalısınız. Ölü derilerden kurtulmanızı sağlayan bu yöntem cildinizdeki kalınlaşmayı en aza indirir.

 Ayaklarınıza her gün yatmadan önce vazelin ile masaj yapmalısınız. Vazelin ilk andan itibaren topuklarınızı yumuşatmaya başlayacaktır. Birkaç gün içinde ayaklarınızın daha sağlıklı bir görünüme kavuştuğunu göreceksiniz. 

Çok derin topuk çatlakları daha uzun süreli bir tedavi ile iyileşecektir. Bu nedenle ayaklarınıza birkaç defa vazelin sürmeniz bir mucizeye neden olmayacaktır. Düzenli olarak vazelin sürmeye devam etmelisiniz.  

Vazelini limon suyu ve aspirinle karıştırarak güçlendirebilirsiniz. Elde ettiğiniz bu karışımı topuklarınıza uygulamanız ve uygulama sonrası ayaklarınızı hava almayacak şekilde sarmanız, sabah kalktığınızda ayaklarınızın yumuşacık olmasını sağlayacaktır.

5 Aralık 2013 Perşembe

Kışın Cildiniz Daha Fazla Nem İster

        Soğuk kış aylarında cildimiz ektra bakım ister. Rüzgar, hava kirliliği, soğuk ve kuru hava cildimizin kurumasına ve pul pul dökülmesine neden olur. Soğuk havaya bağlı olarak kuruyan cildimiz daha fazla neme ihtiyaç duyar. Kış ayları cildin en büyük düşmanlarından birisidir. Kuru cilt ile mücadele edilmediği takdirde, ciltte pul pul dökülme,  ciltte kaşıntı, çatlama ve ciltte kazarıklık sorunu ile karşı karşıya kalırsınız.


       Cildiniz kış aylarında çok fazla kuruyor ve pul pul dökülüyorsa, mutlaka etkili bir nemlendirici kullanmalısınız. Doğru nemlendirici kullanmak  kadar haftada bir iki kez uygulayacağınız doğal maskeler de cildizinizin yeniden sağlıklı görünmesine katkı sağlar. Cildin nem dengesi bozulduğunda mutlaka önlem almak gerekir. Cildi nemlendirmek için şunları yapabilirsiniz:

  • Günde 10 bardak su içmeye özen gösterin.
  • Cildin nem tutma kapasitesini artıran yiyeceklerden yeteri kadar tüketmeye özen gösterin. Ispanak, brokoli, kayısı, mango, maydanoz gibi yiyecekler cildin nem oranını artırır.
  • Soğuk havalarda mutlaka cilt tipinize uygun bir nemlendirici kullanın. 
  • Kışın güneş koruyucu krem ihtiyacınız olmadığını düşünmeyin, dışarı çıkmadan 20 dakika önce mutlaka güneş kremi sürün. 
  • Doğal maskelerden yararlanabilirsiniz. Cildinizin elastikiyetini yeniden kazanması için bal ve saf zeytinyağı kullanabilirsiniz. Haftada bir- iki kez bal ya da zeytinyağı ile cilt bakımı yaptığınızda cildinizin daha parlak ve canlı göründüğünü fark edeceksiniz. 
  • Her banyodan sonra vücudunuzu mutlaka nemlendirin. 
  • Cildinizi sabunsuz ve alkolsüz temizleyicilerle temizleyin. Cilt temizliğinde maden su kullanabilirsiniz. 
  • Kış aylarında bol bol kivi, portakal, mandalina tüketin. C vitamini cildin gençleşmesine katkı sağlar. C vitamini deposu olan bu meyveler, cildin hem nemlenmesini hem de genç kalmasını sağlar.
  • Alkol tüketmeyin. Alkol cilt sağlığına önemli ölçüde zarar verir.
  • Sigara cildin kurumasına ve erken yaşlanmasına neden olur. Sigara tiryakisi iseniz bu alışkanlığınızdan zaman geçirmeden kurtulun.

3 Aralık 2013 Salı

Sağlıklı Saçlara Sahip Olmak İçin Yapmanız Gerekenler

          Sağlıklı saçlara sahip olmak istiyorsanız saç bakımı ile ilgili bazı noktalara dikkat etmeniz gerekir. Saçlarınızın da canlı hücrelerden oluştuğunu ve düzenli bir bakıma ihtiyaçları olduğunu unutmamalısınız. Saçlarınızın daha güzel görünmesini istiyorsanız şunlara dikkat edin:

        Saçlarınızın yıpranmasına neden olan işlemlerden mümkün olduğu kadar uzak durun. Saçlarınızı kuru iken taramanız ya da fırçalamanız saçlarınıza yapabileceğiniz en büyük kötülüktür. Kuru saç, çok çabuk kırılır ve kopar. Saçta kırılma problemi yaşayanlar saçlarını nemli iken fırçalamalı.

        Kuaförler, her ne kadar güzelleşmek için zaman geçirilen mekanlar olsa da, kuaför salonunda saçlarınıza uygulanan sıcak fön saçlarınızın büyük oranda yıpranmasına neden olur. Saçı şekillendirmek için uygulanan maşa, fön ve benzeri uygulamalar saçlarınızın kurumasına neden our.  Aşırı fön uygulanan saçlar hem bakımsız hem de yıpranmış görünür. Sağlıklı saçlara kavuşmak için saçın nem dengesini bozan uygulamalardan mümkün olduğunca uzak durmak en doğrusudur.

         Saçlarınızın daha canlı ve sağlıklı görünmesini istiyorsanız stresten uzak durmalısınız. Yoğun stres altında kalan kişilerde saç dökülmesi problemi ortaya çıkabilir. 

        Saçınızı çok sıcak su ile yıkamanız saç köklerinize zarar verir. Bu nedenle saçınızıı ılık su ile yıkamaya özen gösterin. 

           Yetersiz ve dengesiz beslenme saçlarınızın ihtiyacı olan vitaminden yoksun kalmasına neden olur. Demir ve çinko eksikliği saç kaybını hızlındırır. Bu nedenle bilinçsizce diyet yapma yerine bir diyetisyene başvurmak ve diyetisyen kontrolünde zayıflamak en doğrusudur.

           Saç kremi kullanmak saç kaybını artırabilir. Saçlarınız zor tarandığı için saç kremi kullanmak zorunda kalıyorsanız saç diplerinize kesinlikle saç kremi sürmeyin. Saç kremleri, saçta dökülmeye neden olduğu gibi kepek problemi yaşamanıza da neden olabilir. 

           

2 Aralık 2013 Pazartesi

Cilt Kuruluğunu Yok Eden Yiyecekler

          Hangi cilt tipine sahip olursanız olun her cilt neme ihtiyaç duyar. Evet, kuru cilt diğer cilt tiplerine göre daha çabuk yıpranır. Bunun en büyük nedeni kuru cildin nem oranının düşük olmasıdır. Nemlendirilen bir cilt rahatlar ve elastikiyetini yeniden kazanır. Nasıl ki toprak susuz kaldığında çatlayıp kuruyorsa, cildimizde suyunu kaybettiğinde kendini yenileyemez ve kırışmaya başlar. Kuru bir cilt sahibi misiniz? İşte size cildinizi nemlendirecek öneriler:
          
          Bol bol su için. Doktor tarafından böbreğindeki rahatsızlık nedeniyle günde 3 litre su içmesi önerilen bir kadın, tedavi sonrası çektiği fotoğrafta en az 10 yaş genleşmiş olduğunu farketmiş, Suyun insan vücudunun her hücresi için önemi büyüktür. Cildinizin yenilenmesi ve nemlenmesi için gün içinde yeteri kadar su içmeye özen gösterin. Maden suyunun da cilt üzerinde mucizevi etkisi var, günde 1-2 tane maden suyu içebilirsiniz.

          A Vitamini yönünden zengin yiyecekleri tüketmeye özen gösterin. Yeşil sebzeler, marul, roka, semizotu A vitamini yönünden zengin yiyecekler. Özellikle, kayısı tüketmenizi öneriyorum. Kayısının cilt üzerinde inanılmaz bir etkisi var. Cildinizin  parlak ve canlı görünmesini sağlıyor.

          B Vitamini cildin nem dengesini sağlayan vitaminler arasındadır. taze meyve ve sebzelerin birçoğunda B vitamini bulunmakta. Cildinizi nemlendirmek için ceviz, muz gibi yiyecek maddelerini tüketebilirsiniz. Taze sıkılmış meyve suyu içmeyi de ihmal etmeyin.

        E Vitamini de cildin nem oranını artırır. Zeytinyağı, elma, havuç, yumurta E vitamini yönünden zengindir. Cilt kuruluğundan şikayet edenler ciltlerini doğal yoldan nemlendirmek için bu gıdaları tüketmeye özen göstermelidirler.


         Şayet, çok kuru, pul pul dökülen ve çatlayan bir cilt ile mücadele ediliyorsa, mutlaka uzman bir dermatologa başvurmak ve doktorun önereceği tedavi yöntemini uygulamak gerekir.